Su Ürünlerinde Yeni Buluş
|Ülkemiz yılda yaklaşık 250 bin ton balık üretimi ile Avrupa’da en çok balık üretimi yapan ülkeler arasındadır. Bu balıklar üretilirken ve yetiştirilirken yapılan bazı uygulamalarda balıklar çoğunlukla kimyasal içerikli ve ithal edilen anestetiklerle sakinleştiriliyor veya bayıltılıyor. Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nde görevli Öğr. Gör. Dr. Türker Bodur, su ürünleri yetiştiriciliği sektöründe, çevreyle dost ve sağlıklı ürünleri üretme yolunda kimyasal kullanımdan kaçınmak için ülkemiz doğal kaynaklarından elde edilebilen önemli bir alternatif bitkisel anestetik madde tespitinde bulunduğu çalışmasıyla patent almayı başardı.
Öğr. Gör. Dr. Türker Bodur’un araştırma fikri, yürütücülüğünü Fransız Zirai Araştırmalar Enstitüsü’nün yaptığı ve 12 milyon Euro ile Avrupa’da su ürünleri yetiştiriciliği konusunda yenilikçi araştırmaların yapılmasını destekleyen Avrupa Birliği projesi kapsamında desteklenmeye kabul edilerek İspanya’nın Kanarya Adaları’nda bulunan Universitad de Las Palmas Gran Canaria bünyesindeki Su Ürünleri Araştırma Merkezinde tamamlandı.
Önemli bir başarıya imza attığı çalışmanın araştırma süreci ile ilgili bilgi veren Öğr. Gör. Dr. Türker Bodur, “Patente konu olan bu araştırmamda özellikle su ürünleri yetiştiriciliği sektöründe yetiştirilen balıkların boylama, aşılama, nakil gibi işlemlerinde balığın daha az zarara uğraması, ölüm oranının azaltılması ve stresin azaltılması amacı ile yoğun olarak kullanılan kimyasal anestetiklere alternatif, anestetik etkisi olabilecek bitkisel yağlar denenmiştir. Levrek ve Sarıağız balıkları üzerinde doz ve bayılma, ayılma süresi denemeleri sonrasında 24 saat içinde belli zaman dilimlerinde anestezi uygulanan ve uygulanmayan balıklardaki stres parametrelerinin artışları ve azalışı hem kan değerlerinden hem de stres ile ilgili genlerin ifadelerinin ölçülmesi ile tespit edildi” dedi.
Araştırmada kekik ve okaliptüs yağları ayrı ayrı denenmiş ve sonuç olarak kekik yağının su ürünleri yetiştiriciliği sektöründe kullanılan diğer anestetik maddelere oranla daha düşük dozlarda daha az stres oluşturarak daha etkin kullanım olanakları belirlediklerini söyleyen Öğr. Gör. Dr. Türker Bodur, “Araştırma sonuçları ile 2015 Kasım ayında patent sürecine başlandı. Bu süreç üniversitemiz AKİŞMER Teknoloji Transfer Merkezi Patent Ofisi’nin destekleriyle 2018 yılı Mart ayında sonuçlandı. Buluşumuz, Türk Patent Kurumu tarafından patentlenerek koruma altına alındı” diye konuştu. Dr. Bodur, bundan sonraki aşamada patentin ticarileştirilmesi yönünde hali hazırda var olan tekliflerin değerlendirilmesi ile çalışmalarının devam edeceğini sözlerine ekledi.