İş Bankası Grubu’ndan Patara Antik Kenti Kazılarına Destek

​Türkiye’nin zengin arkeolojik varlığının gün yüzüne çıkarılması ve korunması amacıyla uzun soluklu projeler yürüten Türkiye İş Bankası, iştiraklerinden Şişe ve Cam Fabrikaları AŞ ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası ile birlikte ülkemizin önemli tarihi ve kültürel mekânları arasında yer alan Patara Antik Kenti’nde yapılan kazı çalışmalarına destek vermeye başladı. 

Antalya’nın Kaş ilçesinin Kalkan beldesi yakınlarında bulunan Likya Birliği ve Eyaleti’nin başkenti Patara, günümüze oldukça iyi biçimde ulaşan tiyatro, meclis, tapınak, horrea (depo yapıları), stadyum, hamam ve kiliseleri ile görkemli bir örenyeri resmi sergiliyor. “Deniz Feneri” ve “Yol Kılavuz Anıtı” gibi benzersiz anıt eserlerin yanı sıra, 1905 yılına ait ilk Osmanlı Telsiz Telgraf İstasyonu olma özelliğine sahip bir külliyeye de ev sahipliği yapıyor.

Patara’da Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 1988 yılında Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Klasik Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahri Işık başkanlığında başlatılan kazılar bugün Prof. Dr. Havva İşkan Işık tarafından 50 kişilik ekiple sürdürülüyor. Kazılarda ortaya çıkan veriler sadece Anadolu topraklarının medeniyet tarihine ışık tutmakla kalmıyor, dünya kültür mirasına da katkı sağlıyor. Yaşam izlerinin milattan 4 bin yıl öncesine kadar dayandığı, milattan sonra 14. yüzyıla kadar kesintisiz olarak sürdüğü Patara Antik Kenti’ne yönelik kazı çalışmaları 30 yıldır sürdürülüyor.

İş Bankası Grubu 2016 yılında Patara Antik Kendi kazılarına destek vermeye başladı. Bu destekle, İmparator Nero tarafından yaptırılan hamamın tamamen ortaya çıkarılması planlanıyor. Ayrıca ilk kez, Patara’nın yerleşim tarihi açısından önemli bir bulgu olan Hellenistik Dönem Agorası’na ait duvar kalıntılarına rastlandı. Bu yılki kazıların son çalışması, Agoranın batısında kent tanrıçasına ait Tyche Tapınağı’nda gerçekleştirilecek.

İş Bankası Kurumsal İletişim Müdürü Suat Sözen, bu toprakların tarihi ve kültür mirasının bir şekilde gün yüzüne çıkartılması veya Anadolu’nun tarihinin aydınlatılması için süren bilimsel çalışmaların devam etmesini sağlamaya çalıştıklarını söyledi.

5 yıldır Zeugma’da Muzalar (Esin Perileri) Evi’nin kazısına, 1 yıldır da Patara’ya destek verdiklerini anlatan Sözen, her iki kazı için de Kültür Bakanlığı ile 5 yıllık anlaşma yaptıklarını ifade etti. Bu projelere destek vermeyi sürdüreceklerini söyleyen Sözen, “Bunların sayısı önümüzdeki günlerde artabilir ama bizim için projenin başarısı bizim sayıları artırmamız değil, başka kuruluşların da bu alana destek olması” şeklinde konuştu. Sözen, Patara’ya yıllık 150 bin TL destek olduklarını kaydederek, “Desteğin boyutu çok büyük değil ama buradaki kazıların hocaların arzu ettiği şekilde en azından sürdürülebilmesi için yeterli bir miktar” dedi. Türkiye’de mutlak değer olarak bakıldığında sosyal sorumluluğa en çok kaynak ayıran kuruluşlardan biri olduklarını vurgulayan Sözen, bu alanda çok sayıda proje yürütüldüğünü söyledi.

Patara Neden Önemli?

Patara antik kenti Antalya – Fethiye arasında, Ksanthos vadisinin güneybatı ucunda deniz kıyısında yer alır. Tanrı Apollon’un doğduğu yer ve Apollon kehanet merkezi olarak bilinen Patara, Lykia’nın en önemli ve en eski kentlerindendir.

Patara’nın tarihsel varlığına ilişkin ilk verileri Apollon kehanetiyle ilgili olarak tarihçiler Herodotos ve Hekataios’tan öğrenmekteyiz. Pers komutanı Harpagos yönetiminde ordunun İ.Ö. 540 yıllarındaki Lykia seferini anlatan ilk bilgiler Herodotos’a aittir.

Önceleri kent hakkında 6. yüzyıl öncesi hakkında yeterli tarihsel ve arkeolojik bilgi bulunmamaktayken, 1988 yılından beri kesintisiz yürütülen Patara kazılarında, Tepecik’te Tunç Çağı buluntularıyla bir arada ele geçen Protogeometrik çömlek parçaları, İ.Ö. 11. ve 10. yüzyıla tarihlenerek daha erken dönemler hakkında bilgi sahibi olmamız sağlanmıştır. Ayrıca Tepecik Sarnıcı içinden çıkan iki adet terrakotta heykelciğin Geç Tunç Çağ ya da Erken Demir Çağ içlerinden olması da sürekli bir yerleşimin izlerini işaret etmektedir.

Patara’nın en önemli yapılarından biriside Erken Roma Dönemi’nde yapılan Yol Kılavuz Anıtı’dır (Miliarium Lyciae). Bunun yanı sıra Patara Nekropolü ve mezar mimarisi kentin önemine koşut olacak denli çeşitli ve zengindir. Klasik bir Lykia kentine göre az sayıda da olsa, erken dönemi simgeleyen mezar bulunmaktadır. Buna karşın özellikle Hellenistik ve Roma Dönemi’ne ait çok sayıda farklı mezar mimarisi de Patara’ya özgüdür. Faklı tipte anıt mezarları yansıtan yapılar genelde limanın çevresinde yer almaktadır. Kentin mimarisine genel olarak bakıldığında da hem dönemsel hem de mimari açıdan oldukça geniş ve gelişmiş bir düzeyde olduğu görülmektedir.

Kaynak: http://www.antalyakulturturizm.gov.tr/TR,112747/patara.html

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir