Akdeniz’in Gemileri O’ndan Soruluyor…
|Çocukların Gemici Babası Ümit Durak; “En büyük hayalim, Kaleiçi Yat Limanı’na bir mavna maketi yapmak.”
Seher Özen Karadeniz/ BusinessAntalya.com
“Hayal Ettiler, Başardılar”a bu hafta, Gemi Modelcisi Ümit Durak’ı konuk ettik.
Antalyalı doğa severlerin yakından tanıdığı Durak, meslek hayatına öğretmen olarak başlasa da deniz sevdasına yenik düşüyor ve öğretmenlikten ayrılarak, uzun yıllar Uzakyıldız isimli teknesiyle balıkçılıkla beraber, pansiyon işletmeciliği de yaparak hayatını sürdürüyor.
Sadece kadınların başına gelecek değil ya; evlenince denizi de, pansiyonu da bırakıp Antalya’nın merkezinde inşaat işleriyle ilgilenmeye başlıyor. İçindeki deniz aşkını, denize açılarak gideremeyince, Akdeniz’e özgü gemilerin maketlerini yaparak gidermeye karar veriyor. Bir süre sonra da bütün vaktini başta hobi olarak başladığı gemi maketi işine ayırıyor. Zamanla hem yatçılardan hem de çeşitli müzelerden siparişler almaya başlıyor.
İşe, tarihi öneme sahip çeşitli gemilerin orijinaline bağlı modellerini yaparak başlayan Durak, yıllar içinde 24 parçalık eşsiz bir koleksiyon oluşturuyor. Neler mi var? MobyDick, Phaselus, Kadırga, Mavuna, Uluburun 2, Santa Lucia, Etoile koleksiyondaki modellerden birkaçı. Durak, bugünlerde bir müzenin siparişi olan, Kristof Kolomb’u Amerika kıtasına taşıyan Santa Maria’nın maketini yapmakla uğraşıyor.
Ümit Durak, Antalyalı olmayı; kentin ona kattıklarından daha çok, kendisinin kente kattıkları üzerinden tanımlıyor. Kaleiçi’nde ve Yat Limanı’nda geçen çocukluğu nedeniyle, yüzünün daha çok o zamanların Antalya’sına ve denizine dönük olduğunu söylerken, kentin denize arkasına dönmesine de hayıflanıyor.
Kendisiyle, çocukluğunun Antalya’sını, deniz sevdası yüzünden başladığı gemi maketçiliğini ve çalışmalarını konuşmak üzere Meltem Mahallesi’ndeki atölyesinde buluştuk.
“Sipariş gelmeye başlayınca hobimi işe dönüştürdüm.”
- Kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
Aksu Öğretmen Okulu mezunuyum. Mezun olduktan sonra 5 yıl öğretmenlik yaptım. Çocukluğumda, Antalya’nın denize dönük yüzü ve iskelenin deniz taşımacılığındaki hareketliliği beni deniz tutkunu yaptı.
Bizim son zamanlarda denizle bağımız koptu. Akdeniz Körfezi, denizcilik açısından çok hareketli bir nokta, benim gençliğim gemilerin arasında geçti. Arkadaşımla yat limanına inerdik. Gemileri seyreder, bazen de kaptanlarıyla konuşurduk. Hep bir yerlere gitmenin hayalini kurardım ve bunun da gemilerle olacağına inanırdım.
Öğretmenlik sürecimde denize olan özlemim ağır basınca, ayrılıp, Beldibi’nde bir pansiyon aldım. Sonrasında ufak bir tekne satın alarak amatör olarak balıkçılık yapmaya başladım. Yakaladığım balıkları akşam pansiyondaki misafirlerimize de ikram ediyordum. Tuttuğum balığı asla satmadım.
Daha sonra 8 metrelik bir tekne alarak benim gibi denize sevdalı olan arkadaşımla profesyonel balıkçılığa başladık. “Uzakyıldız” adlı balıkçı teknemle deniz suyu ve rüzgarla kavrulmanın, yaşama denizden bakmanın farklılığını yaşadım. Deniz insana; kendisini dinlemeyi ve kendisine sunulanı tanımayı öğretiyor. Ayrıca deniz de, gemi maketi yapmak da, insana sabrı öğretiyor.
Denizle iç içe olunca iki evli gibi oluyorsun. Evlenince haliyle eşimi tercih ettim. Hem balıkçılığı, hem de pansiyon işletmeciliğini bırakıp Antalya’nın merkezinde inşaat işleriyle ilgilenmeye başladım. Çok boğucu bir dönemdi. İçimdeki deniz aşkını, denize açılarak gideremeyince, Akdeniz’e özgü gemilerin maketlerini yaparak gidermeye karar verdim ve ticareti bıraktım. Çünkü insan ilişkileri bana doğal gelmiyordu. Daha özgür, daha bireysel ve kontrollü işler yapmak adına 1993 yılında gemi maketçiliğini seçtim. Bir süre sonra birkaç da sipariş gelmeye başlayınca, hobimi işe dönüştürdüm.
Tekne maketleri dışında, dağcılık sporu ve fotoğrafla da ilgileniyorum.
Ümit Durak’ın maket koleksiyonu Kültür ve Turizm Bakanlığınca “Güzel Sanat Eseri” olarak kabul ediliyor.
- Nasıl başladınız? Kimden öğrendiniz maket yapmayı?
Bir hocam olmadı. Araştırarak öğrendim. İstanbul’da malzemeleri aldığım arkadaşlarım var. Başlarda takıldığım yerleri onlara sordum. Gezdiğim sergilerde maket yapmış olanlarla yaptığım sohbetler, biraz da işi sevmem ve el becerimin olması beni buraya getirdi.
- İlk yıldan bugüne nasıl geçti?
Antalya’nın 80’li yıllardan sonraki hızlı gelişimi kentin Akdenizlilik ruhunu yok etti. Ben bunu hiç kaybetmedim. Hedefim hep denizle ilgiliydi. Deniz, yaşamımın bir parçasıydı. Yüzümün denize dönük olması, denizle ilgili işler yapmamı sağladı. Son 25 yıldır ahşaptan gemi maketleri yapıyorum ve bu maketler çeşitli müze, fuar ve sergilerde yer alıyor.
Gemi maketlerini iki farklı kategoride üretiyorum: Koleksiyon amaçlı ve sipariş gemi maketleri.
Maketleri yaparken aslına uygun olmalarına dikkat ediyorum. Bu konuda uzun araştırmalar yapıyorum. Orijinal planları inceliyorum. Bu, bazen günlerce sürüyor.
İşe, Akdeniz’de tarih boyunca kullanılan ve birçoğu yine bu sularda batmış gemilerin maketini yaparak başladım. ‘Geçmişten Günümüze Akdeniz Gemileri’ adını verdiğim koleksiyonumda; M.Ö. 1’inci yüzyılda Roma İmparatoru Sezar’ın kullandığı gemiden, Osmanlı donanmasındaki kadırgalara kadar birçok örnek yer alıyor. Bu koleksiyonla Akdeniz gemicilik tarihine ve gelişimine ışık tutmak istedim. Antalya için tarihi öneme sahip ‘mavuna’da bu koleksiyonda yerini aldı. Bunu yapmak benim için adeta bir sorumluluktu. En büyük hayalim ise bir gün Kaleiçi Yat Limanı için bir ‘mavuna’ maketi yapmak.
Koleksiyon için ilk parçası, 3 bin 400 yıl önce Antalya’nın Kaş ilçesinin 8 kilometre açığında batan Tunç Çağı’na ait, dünyanın en eski deniz ticaret gemisi batığı olarak kabul edilen 15 metre uzunluğundaki Uluburun Batığı oldu. Bu maketi içindekilerle birlikte yaptım.
Son olarak bu yıl koleksiyonuma, Atatürk ve silah arkadaşlarını Samsun’a çıkaran Bandırma Vapuru’nu da ekledim. Koleksiyonumda şu anda 24 adet gemi modeli bulunuyor.
Bu koleksiyonla çeşitli yerlerde dokuz bireysel sergi açtım, bir karma sergide bulundum. Akdeniz Üniversitesi, Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü ile 2013 yılında “Akdeniz ve Gemileri” adlı kapsamlı bir çalışma yaptık ve öncelikle Akdeniz Üniversitesi’nde ardından İstanbul, Çanakkale ve Malta’da üç ayrı sergi açtık.
‘Geçmişten Günümüze Akdeniz Gemileri’ maket koleksiyonum, Kültür ve Turizm Bakanlığınca “Güzel Sanat Eseri” olarak kabul gördü.
Dokumapark’taki Anadolu Oyuncak Müzesi’nde, Antalya Deniz Ticaret Odası’nda sergilenen eserlerim var.
Antalya Serbest Bölge’deki yatçılar için çeşitli çalışmalarım oldu.
- Anadolu Müzesi’nden mi size geldiler? Siz mi onlara gittiniz?
Onlar beni buldu.
- Denize kıyısı olan Muratpaşa ve Konyaaltı Belediyeleri’nden de istek oldu mu?
Hayır olmadı.
- Yat Limanı’ndaki ABB’nin Oyuncak Müzesi’nde bir maketiniz var mı?
Hayır orada da yok.
- İlk başladığınızda zorlandınız mı? Çevrenizden nasıl tepkiler aldınız?
Gemi maketi yapımına ilk olarak evimizin bir odasında başladım. Ev, 65 metrekare ve ben bir odasında maket yapıyorum. Yaptığım iş tozlu olduğu halde eşim hiçbir zaman itiraz etmedi. En büyük desteği bana eşim vermiştir. Sonraki süreçlerde de hep destek olmuştur.
- Gemi maketi yapım aşamaları nelerdir?
Maketi yaparken; geminin orijinali nasıl yapıldıysa ona göre yapıyoruz. Önce omurgası konuyor, sonra eğrileri oluşturuluyor, daha sonra ahşap kaplama ile kaplanıyor. Maketler, mümkün olduğu kadar gemide hangi malzeme kullanıldıysa, hangi ağaç kullanıldıysa ona dikkat edilerek yapılıyor. Bu maketler, onca emeği harcadıktan sonra sizin bir parçanız oluyor.
- Onca emek verdiğiniz böylesine özel maketlerden ayrılması zor olmuyor mu?
Tabi ki zor oluyor. İnsanın çocukları gibi ve bir duygusal bağı var. Tüm detayları hafızamda. Fakat başka yerlerde paylaşımcı olarak birilerine kendi hikayelerini anlattıkları, öğretiye katkıda bulundukları için de, denizcilik adına onur duyuyorum. Bencil düşünmüyorum.
- Bir gemi maketini kaç ayda yapıp teslim ediyorsunuz?
Modeline göre değişmekle birlikte, bir gemi maketini 3 ay ile 2 yıl arasında tamamlayıp teslim ediyorum.
- Siparişler nerelerden geliyor?
Daha çok müzelerden geliyor. Bir süre önce fuarlara katılacak yat firmalarından da sipariş gelirdi. Ancak onlar son dönemlerde kendi bünyelerinde gemi maketi yapanları da istihdam etmeye başladılar. Tabii rekabet de var piyasada. Benim elle üç ayda yaptığım gemi maketini, CNC ile bir ayda yapıp teslim ediyorlar.
Bireysel siparişler de oluyor.
- Şu anda çalıştığınız maket hakkında da bilgi verir misiniz?
Kristof Kolomp üç gemi ile yolculuğuna çıktı. Santa Maria, Nina ve Pinta. Şu an kendisinin bulunduğu Santa Maria’nın 1/20 ölçeğinde bir maketini, bir müzeye sipariş olarak yapıyorum. Makete başlayalı bir ay oldu. İki ayda bitirmeyi planlıyorum.
- Bundan sonra çalışacağınız maketler belli mi?
Açılış hazırlığında olan bir müze için 5 adet maket siparişi aldım. Elimdeki maketi bitirince onlara başlayacağım. Yaklaşık 1,5 yıl içinde bitirmeyi planlıyorum.
- Peki maliyetlerle ilgili ne söylersiniz?
Gemi maketi işinde bütçenin yüzde 20’si malzemedir, kalan yüzde 80’i sizin el emeğinizdir. Çünkü maketçilik emek yoğun bir iştir. Bazen bir maketi 2 yılda yapıyorsunuz. Fiyatı da ona göre oluyor.
Kabaca söylemek gerekirse detayı çok fazla olmayan bir maketin yapımı en az 5.000 TL’den başlar.
“Antalya’da deniz, bir tek müteahhitlerin işine yarıyor. “Deniz manzaralı ev” diye satış yapıyorlar.”
- Atölyede sadece gemi maketi yapmıyorsunuz sanırım?
Zaman zaman maketçiliği merak eden çocuklarla ve yetişkinlerle çeşitli atölye çalışmaları da yapıyorum. Tecrübelerimi aktarıyorum. Daha çok buranın –siteyi kastederek söylüyor- çocuklarıyla. Ben de, onlar da çok keyif alıyoruz. Onların hayal gücü bana da çok şey katıyor.
- Size nasıl sesleniyorlar? Ümit Abi mi? Ümit Usta mı?
Her iki şekilde seslenen de var. Ancak bir keresinde bir küçük ziyaretçim, başımı yaptığım işten kaldırıp kendisine baktığımda; “Aaaa gemici baba” diye seslenmişti de çok duygulanmıştım.
Zaman zaman atölyeme maket konusunda eğitim almaya ve kendi maketlerini burada yapmaya gelen yetişkinler de oluyor. O anlamda atölyem meraklı olan herkese açık. İlk kez deneyecek olanlarla en basit modelden başlıyoruz. Her modelden başlanmaz. Bu yolla bilgilerimi aktarmaya çalışıyorum.
“Antalya’nın denizcilik tarihine ışık tutacak bir deniz müzesine katkı koymayı çok istiyorum.”
- Yeni başlayacaklara ne önerirsiniz?
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki herkesin en az bir hobisi olmalı. Kişinin fiziksel ve mental gelişimine katkısı oluyor.
Her işin olduğu gibi bu işin de aşamaları var. Sabırla bu aşamaların tüm inceliklerini öğrenmeleri gerekir. Yapacağı maketi kafasında canlandırmak zorunda. Önce o teknenin planını alıp incelemesi, tekneyi yaşaması, hikayesini çok iyi bilmesi lazım. Uygulama sonra geliyor.
İlerlerken bir hata gördüğümde söylüyorum. Kimi zaman düzeltmek istemiyorlar. Olmadığında devam etmemek, sabırla doğrusunu yapmak gerekiyor. Zaten diğer aşamalara geçtiklerinde iş istedikleri gibi çıkmıyor. Çünkü temel hatalı, o hatayı orada düzeltmeliydi.
Kısacası; bu hobi, siz de sürdürmek isterseniz , sabrı size önünde sonunda öğretiyor. İşinizi sabırla ve doğru olarak yaptığınızda, geri dönüşü de o ölçüde tatminkar oluyor.
- Antalya’da gemi maketi yapımı konusunda ne söylersiniz?
Bildiğim kadarıyla benim dışımda profesyonel olarak bu işle ilgilenen bir kişi daha var. Serbest bölgedeki kimi gemi ve yat firmalarının maaşlı maketçileri var. Onlara da dışarıdan sipariş veren var.
İyi bir sektör, sabırlı bir sektör. Sonunda emeğinin karşılığını aldığınız bir sektör.
- Eklemek istedikleriniz var mı?
Doğrusunu isterseniz Antalya’nın denizcilik tarihine ışık tutacak bir deniz müzesine katkı koymayı çok istiyorum. Mini City alanı bu iş için çok uygundu. Denize de yakındı. Şimdi AVM oluyor.
Antalya’da deniz, bir tek müteahhitlerin işine yarıyor. “Deniz manzaralı ev” diye satış yapıyorlar.
- Vakit ayırdığınız için teşekkür ederim.
Ben teşekkür ederim….
Gemi Maketi Sergileri:
- 30 Haziran 2006, Sheraton Oteli, Antalya
- 01-09 Temmuz 2006, 5M Migros AVM, Antalya
- 10 Temmuz-06 Ağustos 2006, Setur Marina, Antalya
- 07-13 Ağustos 2006, Park Kemer Marina, Kemer/Antalya
- 27 Haziran-01 Temmuz 2007, Denizci Sanatçılar sergisi 5M Migros AVM, Antalya
- 20-24 Nisan 2008, Göcek / Muğla
- Temmuz 2008, Yelkenli Tekneler karma sergisi, Kızılkule, Alanya/Antalya
- 2008-2009-2010, Türkiz Otel lobi, Türkiz Marina, Kemer/Antalya (sürekli sergi)
- 13-29 Mart 2013, 500.yıl Piri Reis haritaları sergisi / Kadırga maketi-Erdem Beyazıt Kültür Merkezi Kepez Belediyesi/Antalya
- 2-10 Nisan 2013, Turkuvaz Sanatçılar”Güzelse Yaşıyordur” sergisi/ Çektirme ve Moby Dick maketleri, Olbia sergi salonu, Akdeniz Üniversitesi/Antalya
- 04.2013- 23.09.2013“Akdeniz ve Gemileri” sergisi. Akdeniz Üniversitesi,Akdeniz Uygarlıkları Araştırma Enstitüsü/Antalya
- 09.2013- 20.12.2013 “Akdeniz ve Gemileri” sergisi. Başbakanlık, Osmanlı Arşivleri salonu, Kağıthane/İstanbul
- 12.2013-23.02.2014″Akdeniz ve Gemileri” sergisi. ÇTSO Çanakkale Evi, Çanakkale
- 04.2014-01.05.2014 “Akdeniz ve Gemileri” sergisi.Maritime Museum, Malta
- 2017 itibariyle sürekli sergi. Anadolu Oyuncak Müzesi, Kepez Belediyesi, Antalya